“Şimdi, dişi-erkek arasındaki farkları daha detaylı işleyeceğiz ve ben sizlere büyüme aşamalarını teker teker anlatacağım ; dişinin nasıl travmalar geçirdiğini ve erkekten ne kadar çok nefret ettiğini sonuna kadar göreceksiniz.
Şöyle bir karşılaştırma yapalım : Kızlar ve erkeklerin büyüme evresi…
Unutmayın ki, ağaç yaşken eğilir…
Yani ne olacağınızı, nasıl bir hayat süreceğinizi genleriniz kadar çevreniz de belirler.
Ergenliğe kadar alacağım dönemleri, devamını sonra da inceleyebiliriz.
Unutmayın, bebeklikte de dünyadan birçok ders aldınız. şimdiki derslerden tek farkı, beynin değişim evresi büyük çoğunlukla tamamlandığı için o bilgileri çağıramamasıdır ; yani hatırlamazsınız.
Genelleme olarak erkek çocuğu:

Bebeklik:
-Doğar doğmaz sik fotoğrafı çekilir.
-Yaptığı her türlü pis, leş, kavgacı hareketler ”erkektir” diye yorumlanır.
-Dayılar, amcalar, enişteler hatta ve hatta kahvedeki amcalar kendilerini küfür ettirir; sikine bakarlar.
-Halıya işese ”işesin aslanım”, altına sıçsa ”gel ağzıma da sıç koççum benim yerim taşağını” olur.
-Özel olduğu hissettirilir sonuna kadar…
-Evin içinde top oynar, vazo kırar, çiçeği yolar ; azar işitmez.
Liste böyle uzar…
Ayrıca bilmek istemeyeceğiniz bir bilgi : Erkek çocuk annesinin memesini ilk emdiğinde anne hayatında yaşadığı en şiddetli orgazmı yaşar ve kocası artık onu mutlu edemez. O nedenle erkek çocukları kızlardan daha fazla süre anne sütüyle içli dışlı olurlar ; istisnalar var tabii ki…

Genel olarak çocukluk:
İlk çocukluk:
-Parka çıktığında milletin bebelerini döver, laf gelmez ; yahut gelir ama babası ona yansıtmaz asla…
-Erkeklik ve dişilik kavramını kavramaya başlar.
-Karşıcinsin vücuduna olan ilgisi artar.
-Bebeklik dönemindeki her türlü piçliği burada da yapar ama problem olmaz.

Orta çocukluk:
-Derslerle tanışır.
-Daha sosyal olur.
-Bazı konularda ailesiyle çatışmaya başladığından büyümeye başladığını hisseder.
-Artık çayı sıcak içebilir ; bunu dışarıya bir güç gösterisi olarak yorumlar.
-Kızlarla arasında düşmanlık ve kavgalar başlar ; çünkü ilk defa ciddi iletişimlerini yaşar ve her söylediğine ”eyvallah” denmeyeceğini öğrenir… Bu olayla hayatının en büyük tokatlarından birisini yer…

İleri çocukluk:
-İkinci çakrası açılır, bu sayede artık testisler erken de olsa işe başlayabilir.
-31 çekmeyi öğrenirse, yakalanabilir ve babası tarafından akrabalara anlatılarak rezil edilir ; daha doğrusu kendisi böyle düşünür.
-Artık ”kişi özeli” kavramını kavramaya başlar.
-Kişiliği oturmaya başlar.
-Kendine özenecek bir süperkahraman seçer ; bu kahraman babası olabilir.
-Kızlarla ciddi muhabbetlere başlar, artık bazı şeylerin farkındadır.
-Yaşı 12.5 felandır ; çocukça da olsa bir kıza onu sevdiğini söyleyebilir. Kız da onu siktir edip öğretmene şikâyet edince ”türk kızı” kavramının ne olduğunu öğrenir ve hayatının hakikaten de en büyük tokadını yer…
Dışarıda ona müsamaha gösterecek insanlar yahut babası yoktur çünkü ve ona anlatılan ”özelsin sen” masallarının yalan olduğuna şahit olur.
Kısacası ebesi sikilir amk…
Ergenlik bi köşede dursun, onu yetişkinlikle alacağım.

Not: Ota boka ayrıntıya girdim, biliyorum, fakat bu tam olarak erkek çocuğunun zihniyetini kavrayıp, kafanızda canlandırabilmeniz için…

Not2: Bunlar genellemedir.
Kesinlikle her okuyan kendinden bir şey bulacaktır.
Fakat ”bana uymuyor zaaaaaaaaa” yazmaksa amacın, sağ üstteki çarpıya bastıktan sonra yaz.

Not3: Yukarıda ”erkeğin küçüklük dönemi” adı altında yazdığım yazılar, kafanızda erkeğin nasıl bir profilde olduğunun görülmesi adına…
Sikik psikoloji kitaplarındaki gibi yazmayacağımı söylemiştim zaten ; ne kadar daldaşşak yaymış bir halde olduğu görülüyor zaten…
Az sonra kızların da bu dönemlerini yazacağım ve neden aranızda uçurum olduğunu öğreneceksiniz.
Sonra onları aşıp, kaleyi içten fethedeceğiz.”

Bir sonraki diziye geçmek için tıklayın!

24 Yorum yazıldı.

  1. Oğulcan dedi ki:

    https://m.facebook.com/ogulcan.cesur?ref=bookmarks bananulalın arkadaslar sorularınız olursa yardım ederim sorularıma yardım edin eger çok kişi olursak grup kurarız my7 ın izinden yola devam

  2. Enes dedi ki:

    bana uymuyor zaaaaaaaaa.
    Kendime olan özgüven eksikliğimin sebebide bu olabilir. Hep azarlanan, müge anlı izlenip evde dizimin dibinde otursun denen, pısırık, iletişim kurmaktan kaçınan biri olarak yetiştirildim. 18 yaşındayım üniversiteye başladım ama hala bu hayat benim, ben nasıl istersem öyle olacak diyemiyorum. Maddi ve psikolojik baskılar beni boğuyor. Babanız ne derse osunuz sik kafalılar. Karşı çıkacak güce sahip miyim. Hayır. Dahası var bu işin..
    Bana tavsiye vermek isteyen olursa maestro.fex@gmail.com bana ulaşın lütfen

    • AssKicker123 dedi ki:

      Buraya kadar okuyup da değişimi isteyemeyecek kadar güçsüzsen seni avengers bile kurtaramaz güzel kardeşim. Yinede umudunu yitirme ve cıvıklığa devam et belki üstüne yıldırım falan düşer de süper alfa yetenekleri kazanırsın

    • Emir dedi ki:

      Boş yere telkin vermek yerine kendini düzeltmeye bak,bu ikiniz için de geçerli.
      Ayrica @2 denilecek şahısa sesleniyorum, betalarla savaşılması gerekir ama bunu “sen bi bok olamazsin zaa” adı altında yapma. Yani en azından deme hissettir amk.

  3. oktay dedi ki:

    Hacı kusura bakma ama bu yazı seneler öncesinde inci sözlükte yazılmıştı.Şu an bizi sikiyorsun.

    • ömer dedi ki:

      Kardeşim inciden başka yerlerde de yazdı bunu my7; adamalar toparlayıp, duzenlemişler.

    • Sokratesin sakali dedi ki:

      Beta düşünce yapısı işte . Herkes seni sikmek istiyor amina koyayım. Bir sikime yaramayan sığırlar kendini çok kıymetli bir bok zannediyor . İçimde kalmasın, oruspu çocuğu.

  4. biricikanneciğin dedi ki:

    çok pısırık olduğum için bana benzeyen örümcek adamı örnek almıştım, hakikatende 12,5 yaşlarımda bir kezbana aşık olduğumda beni hocaya şikayet etmişti hocada elime sopayla 5 kez vurmuştu amk asdsad ne salak işler. o günden sonra kızlara olan özgüvenim düştüğünden fazla siklemedim kenara çekildim. lise 1’de de bir kız sevince buralara düştüm bu yüzden iyi ki onu sevmişim -lafın gelişi- asdasdasd

  5. mantoman24 dedi ki:

    “Erkek çocuk annesinin memesini ilk emdiğinde anne hayatında yaşadığı en şiddetli orgazmı yaşar ve kocası artık onu mutlu edemez. O nedenle erkek çocukları kızlardan daha fazla süre anne sütüyle içli dışlı olurlar ; istisnalar var tabii ki…”

    Bunun sonucunda oğluna daha fazla bağlanır …
    oxytocin hormonunun işleyişi devam eder yavaş yavaş
    Sevmeye daha çok programlanır…

    • Dürümcü Herif dedi ki:

      Aslında burada, bu blogda da hayatımızın büyük tokatlarından birini yiyoruz sanırım. Bizi kendimize getirecek türden bir tokat ama bu. Düşünsene, hayata gözlerini açtığın andan itibaren seni kollayan, besleyip, emzirip büyüten o çok değerli kadın, annenin bütün bunları yapmasının tek sebebi vücudunda salgılanan kimyasallar, hormonlar. Sana olan sevgisi bundan ibaret. Yok yani bunun dışında bir şey. Sıfır…

      Bu da insanda mental anlamda şöyle okkalısından bir tokat etkisi yapmıyor mu? Ardından silkinerek gözlerini açacağın sağlam, güçlü bir tokat.

      • oneofthepeople dedi ki:

        Aynen kanka.
        Annemizin bize olan sevgisi tamamen hormonal.
        Ben başlığı ilk seferde okuduğumda(götümle okudum)anneme karşı bir düşmanlık başladı.
        Ona kötü davranmaya başladım.
        Sanki herşeyden onu suçluyordum.
        Evet bizi farkında olmasada törpülemiş olabilir.
        evet
        Annemiz bizi biz olduğumuz için sevmez sevmeye programlandığı için sever bu doğru fakat bu kötü bişey değil tabiatımız bu.
        Programsal olarakta olsa bize kendisini adamış bir kadın sonuçta.Validelerinize veya babanıza iyi davranın qnqlar.Tanrının emiride bu İsra-23 e bakın.

  6. Dürümcü Herif dedi ki:

    Buralar önemli olabilir.

    Belki onun hakkında satır aralarında bulunmayı bekleyen küçük bilgi kırıntıları vardır…

  7. mantoman24 dedi ki:

    Açıkcası buradada gördüğüm gibi hep hayatımızda biri vardı koruyan,laf kondurmayan birisi,çaba sarfetmemizi gerektirmeyen hatta gerek kalmadan önümüze getiren birisi vardı … rahattık nasıl olsa , özeldik ki hala öyleyiz dişiler olmadanda özeldik …

    • Dürümcü Herif dedi ki:

      Annelerimiz bizi çok küçük yaşlarımızdan itibaren özel olduğumuza inandırdı, çaba sarf etmememizi sağlamak için. Bizi daha iyi törpüleyebilmek için…
      Bu bilinçaltından gelen bir şeydi tabi ki.

      Sonra yaşımız biraz büyüdü ve dünyayı, insanları tanıdıkça bu yalanla yüzleşmek istemedi bazılarımız, bazılarımız içinse bu bir şok etkisi yaptı. TCMA’nın deyimiyle, hayatındaki en büyük tokatlardan birini yedi. Belki de en büyüğünü.
      Ama bana kalırsa olay şu ki, aslında hepimiz doğduğumuzda özeldik. Bir alfa olarak geldik dünyaya. Ama törpülendik sonra. Basitleştirildik. Çünkü topluma entegre olmanın en kolay yolu buydu. Alfamız, elimizden alındı. Yeniden özel olmamızın yolu da, onu yeniden kazanmaktan geçiyor. Çünkü ancak o zaman basitliklerden arınmış bir şekilde kendi benliğimize ulaşabiliriz.
      Okumak, özümsemek, çıkarım yapmak ve seninle aynı yolda olanlara destek olmak, fikirlerini paylaşarak gelişimlerine katkıda bulunmak… Kısacası aktif olmak, çabalamak gerek.

  8. mantoman24 dedi ki:

    “Freud, oral dönemde bebeğin emme yoluyla cinselliğini yaşadığını söylemişti ve biliniyor ki bu durumdan haz alan sadece bebek değildir, anne de ‘emme’den farklı nedenlerle haz duyar. Üstelik Freud sadece ‘meme emme’ den bahsetmez; ‘Parmak emme’ de büyük bir haz kaynağıdır ve orgazma denk düşer.”

  9. mantoman24 dedi ki:

    -Erkeklik ve dişilik kavramını kavramaya başlar.
    -Karşıcinsin vücuduna olan ilgisi artar.
    -Bebeklik dönemindeki her türlü piçliği burada da yapar ama problem olmaz.

    Amk erkek cinsel isteğini belli edebiliyor her türlü dokunma değdirme her boku yapıyor … birde bir sonrakini okuyalım

  10. Francisco Lachowski dedi ki:

    çevremdeki bütün betaları analiz ettim kimin beta olduğunu kimin omega olduğunu kimin Alfa olduğunu
    biliyorum fakat sorun şu neredeyse herkes beta
    neredeyse dediysem 5 6 kişi değil 20 kişi
    amk nerelerde büyümüşüm çevremde omega yok
    Alfa ise yani tam Alfa diyebileceğim bir kişide yok
    sadece Alfanın gölgesi üzerinde olanlar var
    ve en kötüsüde Babamın 20 yaşına kadar bir Alfa olup

    annemle ile evlenmesi sonucu annemin babamı sikmesiyle beraber babamın bir betaya dönüşmesi bu olaylara hep tanık oldum babam eskiden şan şöhret kadın para gibi şeyler onun için oyuncaktı
    şimdi ise tasarruflu olmanın kurallarını bana anlatıyor ne kadar kötü bir durum iyi olan tek taraf ise benim bunları görüp
    bilinçaltım tarafından onaylanması tek iyi kısım bu

    artık betalardan uzak durmaya çalışıcam fakat kötü olan taraf ise tanıdığım herkes beta neredeyse derhal ailemden ayrılmam gerekiyor tanıdıklarımdan ayrılmam gerekiyor fakat ilk önce değişimime gerçekten zarar veriyorlar bunu hissedebiliyorum bazen kendimi inanılmaz kötü hissediyordum nedeni buymuş betalar benim gelişimime gerçekten zarar sağlıyorlar ben bunu anlamadan önce hatayı kendimde arıyordum yapmam gereken eksik bir şeyler olduğunu zannediyordum fakat sorun sadece betalardan ibaretmiş

    lan my7 sen geldikten sonra çok şey değişti iyiki geldin iyi uyandırdın beni bu uykudan ne kadar bir savaş içinde olsamda hayatın tadını çıkaracağım her şey senin sayende buraya geldiğimde bir betaydım fakat %10 yahut %20 gibi bir şeydi yani Alfadan betaya dönüştürdüler beni
    buraya geldiğimde seni kıskanıyordum tam bir beta gibi şuan ise sana minnettarım usta her şey için
    bu yaptığın iyilik hiç bir şekilde ödenemez
    amk iyiki varsın lan kaderim buydu Alfayı kaybedip gerçekleri öğrenip uzun bir süre sonra Alfayı tekrar kazanıp kıymetini bilerek yaşamak
    ve kardeşlerime destek olamak bütün amacım buydu
    belkide buraya rastlamasaydım şuan mal bir şekilde ders çalışıyor yahut kız tavlama techniqu felan aratıyor olurdum

    ama sen sen her şeyi değiştirdin

    • Jacob Frye dedi ki:

      Ya anlamıyorum önüne gelen ben eski alfaydım diyor. Beyler bakın ufkunuzu genişletmediginiz sürece yerinizde sayarsınız. Fazlasını göremeden fazlası olamazsınız.

      Ufkunuz o kadar darki cevrenizdekileri alfa sanıyorsunuz. Bakın çevrenizde alfa olma ihtimali yoktur. Yok abi 0.
      Kim olursa olsun ne kadar gözünüze mükkemmel gozukurse gozuksun alfa degildir. Ya taklit icerisindedir. Yada annenizin torpulerinin sizi ele gecirmesi sonucu gördüğünüz bir halisünasyondur.

      Alfa olupta kardeşlikte olmayan yoktur.
      Yani alfa olan birisi mutlaka kendisi gibi olanlarla dolu bir sürü arar. Ve mutlaka kardeşliği bulur. O bulmasa bile kardeşlik onu bulur.
      Oyüzden kendinize gelin ve çevrenizde bir alfa olabilecegi sacmalığını unutup onlarla aranızdaki mesafeyi kaldırmayın. Yoksa asla alfanız gelmicek. Hatta bizzat onun tarafından kadınlaştırılacaksınız.

      Eski alfa oldugunuzuda unutun. Sırf yaşınız küçükken toplum baskisinin farkında olacak mentalitede olmadığınızdan dolayı istediginizi yapabildiginiz zamanlardaki halinizi alfa sanmayın.

      Ayrıca şunu unutmayın:
      Geçmişteki hatalarınıza takılırsanız yarra yersiniz.
      Geçmişteki başarılarınıza takılırsanızda yarra yersiniz.
      Önemli olan şuan ne yapabildigindir. Bunun bilincinde olun.

    • TAHA dedi ki:

      Mal gibi ders çalışmak? Bu senin alfa olduğunu değil, tembelliğini gösterir. Alfa istediği her şeyi alır ama kendini beslemesi gerekir. Aynı zamanda sevdiği işi yapar sevdiği her şeyi yapar. Kendi hayatını o yönetir. Canının istediğini yapmak, günümüz şartlarında istediğin meslekle uğraşmak, çocuklarına daha rahat bir yaşam sunmak bunların hepsini yapmak için şu sikik tabularla dolu dünyada çalışmalısın hem mental olarak. hem bilgisel.

    • oneofthepeople dedi ki:

      Dışarda gördüğün insanların istisnasız hemen hepsi omega-beta yani betaya doğru yol alan omega-beta. az bir kısmı tamamen aklı törpüllenen beta çok azıda omega yada omegaya doğru yol alanlar.Misal kardeşlerin.Çevrenden veya ailenden Betalar diye kaçmaya çalışmak veya kendini onlardan izole etmek yerine betalara dair birşeyler öğrenmeye çalış.Evet dışarıda kardeşlik dışında bir alfa yok.Gerçek kardeşlerini arıyosan doğru başlıktasın birbirimize Destek olmak için burdayız.fikir danışmak soru sormak tespitler yapıp başkaları ile paylaşmak yani birbirimize faydalı olmak.İyiki varsınız.

  11. 8 dedi ki:

    “-Yaşı 12.5 felandır ; çocukça da olsa bir kıza onu sevdiğini söyleyebilir. Kız da onu siktir edip öğretmene şikâyet edince ”türk kızı” kavramının ne olduğunu öğrenir ve hayatının hakikaten de en büyük tokadını yer…”
    Burada bahsedilen şey tamda ana fikir gibi birşey.

    Burada yaşanan şey erkeğin karşı cinsi annesiyle karıştırmasından dolayı yaşadığı tramva.
    Çünkü ona karşılıksız sevgi ve sen özelsin hissini beklerken bir anda hiç beklemediği birşey olur ve gerçekten tcma dediği gibi hayatının en büyük tokadını yer.

    Not: beyler çoğunuz bu dediğim şeyi biliyor olabilir ama aramızdan illaki anlamayan yada kafasında soru işareti kalmaması için çabalıyorum özet gibi geçiyorum.

    Ve şuna da bir açıklık getireyim Ben eskiden alfaydım gibi kurulan cümleler kendini kanıtlama isteğinden başka birşey değildir kendinize yazık edersiniz. Tcmanın dediği gibi küçükken yaptığınız şeylere sırf birşey denmediğinden kendinizi alfa kalıbına sokmaya çalışmayın.. Bu süreci hızlandırmanın en iyi yolu tabularımızı yıkıp korkularımızla yüzleşmektir. Tecrübe etmemiz lazım herkese bol şans dilerim.

ömera yorum yazın...